{ "title": "Göğüste Kitle", "image": "https://www.gogus.gen.tr/images/goguste-kitle-2218.jpg", "date": "19.01.2024 20:23:40", "author": "Gülistan Ateş", "article": [ { "article": "Göğüste Kitle, Memenin gelişimi, meme ile ilgili birçok hastalık yumurtalıklardan salgılanan hormonlarla yakından alakalıdır. Bundan dolayı günümüz tıbbında meme, kadın üreme organlarının bir parçası olarak değerlendirilir.
Memenin dokusu süt bezleri ve süt kanalları ile bunları çevreleyen yağ dokusundan oluşur. Meme kanserleri de bu dokulardan meydana gelir. Her dokunun kanser oluşumu farklı özelliktedir. Tedavi ve ilerleyiş biçimleri de farklıdır. Kanser hücrelerinin lokalize olanları yani çevre dokuya yayılmamışlarına insitu kanser dokuya yayılmışlarına da invaziv kanser denilir. Meme kanseri kadınlarda en fazla rastlanan kanserdir, her on kadından biri hayatının herhangi bir döneminde meme kanseri ile karşı karşıya kalabilir. Bundan dolayı meme hastalıklarının özellikle meme kanserinin erken tanınması sağlık açısından da önemlidir. Günümüzde kadınlarda oluşan kanserler arasında ilk sırada meme kanserleri vardır. Her bir kadının meme kanserine yakalanma riski her zaman vardır, fakat bazı kadınlar meme kanseri bakımından daha risklidir. Genelde yaş ilerledikçe meme kanseri riski de artar.

Göğüslerdeki Kistler Kanserleşebilir mi?

Hayır, ultrason ya da mamografide saptanan memede oluşmuş kistler kanserleşme riski olan kistler değildir. Bu nedenle lüzumsuz endişeye kapılmamak gerekir. Bulunmamaktadır. Ama yine de periyodik yapılan meme ultrasonu, meme muayeneleri, mamografi incelemeleriyle memedeki kistler takip altına alınmalıdırlar.

Kadınların çoğu kendi kendilerine yaptıkları muayeneler ile meme kanserini erken evrede tespit edebilmektedir. Memede kitle her zaman önemsenmesi gereken bir durumdur. Özellikle memede ele gelen ağrısız kitleler meme kanserinin bir bulgusu olabilir. Memede ağrı hissetme meme kanserinde genelde olmaz. Meme kanserlerinde görülen diğer belirtiler şunlardır; memede şişlik, memede yanma ya da sertlik, meme üzerinde gamzeleşme, meme başı etrafındaki deride renk değişikliği, meme başlarında asimetrik durumlar, meme başında kanlı akıntıların olması. Meme ile ilgili bazı hastalıklar meme kanseri ile karıştırılarak kişilerde endişeler meydana getirmektedir.

Diğer kanser türlerinde olduğu gibi meme kanserlerinde de erken teşhis son derecede önemli ve hayat kurtarıcıdır. Memedeki lezyonların tanınması son derece önemlidir. Memedeki şüphelenilen kitleleri tanımlamada üç önemli metot vardır:
Meme muayenesi, meme ultrasonu ve mamografi Kesin tanı memede tespit edilen şüpheli kitleden biyopsi alınarak yapılan patolojik inceleme ile konulabilir. Biyopsi, ince iğne aspirasyonu adı verilen ince bir enjektör ile kitlenin içinden örnek biyopsi alınması ile mümkün olsa da bazı durumlarda küçük bir cerrahi müdahaleyle memedeki kitleden parça alınması ya da parçanın tümüyle çıkartılması şeklinde de olabilir.

Alınan parçalar patolojik olarak değerlendirilip kanser olup olmadığına bakılır ve eğer patolojik tanı kanser yönündeyse kanserin tipine, davranış özelliklerini ortaya çıkaracak özelliklerine bakılır.
Meme kanseri tanısı konduktan sonra hastalığın yaygınlığını değerlendirmek için koltuk altı lenf bezlerinde irileşme olup olmadığına da dikkat edilir. Daha sonra akciğer grafisi, diğer bazı kan testleri, karaciğer görüntülemesi yapılarak kanserin yaygınlığı araştırılır. Meme kanserlerinin yüzde 80'ini aylık kendi kendinize yaptığınız meme muayenesi ile tanıyabilir bu şekilde daha erken bir safhadayken vaktinde bir doktora gidebilirsiniz.
" } ] }